MartDan Hakkında @martdan_nft
İleri matematik ve mimarlık eğitimi alan Fransız sanatçı MartDan, eğitiminin ardından profesyonel hayatına deniz mimarı (yelkenli tekneler) olarak başladı.
80'lerde ZX81 ve daha sonra Amiga ve Apple ile bilgisayarlara ilgi duymaya başladı ve ilk renkli Macintosh'un (MacII) piyasaya sürülmesiyle bu aracın yayıncılık endüstrisi için potansiyelini keşfetti. Bunun üzerine, matbaalar ve reklam ajansları için editörlük ve illüstrasyon alanında bir kariyere başladı ve aynı zamanda veritabanı programlama bilgisini pekiştirdi.
"Bu araç sayesinde nihayet hayal ettiğim ve o zamana kadar kağıda dökemediğim şeyleri ifade edebildim. Hayal ettiklerini çizebilen meslektaşlarımın yeteneğine sahip olmadığım için çok üzülüyordum" diyor Fransız sanatçı. Bilgisayarlar onun bu hayallerini gerçekleştirmesini sağladı ve o zamandan beri boş zamanlarında sanat yaratmaya devam ediyor.
Renkleri ve şekilleri araştırmaktan da hoşlanan, hatta "Soyut Araştırma" koleksiyonunu bu şekilde çıkaran sanatçı şu anda emekli ve en sevdiği hobi olarak dijital sanat yaratmaya devam ediyor.
Çalışmanızı nasıl tanımlarsınız?
Çalışmalarım doğrudan kullandığım araçlardan türetiliyor, ki bunlar esasen bilgisayar araçları. İki tür üretimim var, imgeler ve soyutlamalar.
Resimler genellikle benim ya da profesyonel bir fotoğrafçı olan kızımın çektiği fotoğraflardan oluşuyor. Bu fotoğraflardan yola çıkıyorum ve başlangıçta hayal ettiğim sonuca ulaşana kadar çeşitli bilgisayar araçları kullanarak onları arzularıma göre dönüştürüyorum. Bu, fırça ya da çekiç ve keski gibi başka araçlara sahip olan ve hayal ettiği sonuca ulaşmak için renkleri ya da malzemeyi dönüştüren geleneksel bir sanatçı ile aynı süreçtir.
Soyutlamalar, gerçekliği ya da gerçek olabilecek şeyleri temsil etmeye çalışmadıkları, sadece şekil ve renklerle oynadıkları için farklıdır. Bu alanda çalışmalarım sırasında Fibonacci veya Mandelbrot gibi kişilerden etkilendim, tabii ki bu matematiğe olan sevgimden kaynaklanıyor.
NFT'lere nasıl başladınız?
NFT'leri tesadüfen keşfettim çünkü internette çok geziniyorum. O zamana kadar eserlerimi satmayı hiç düşünmemiştim çünkü kendimi bir sanatçı olarak görmüyordum. Birkaç resim satmış olmama rağmen. Evimi süslemek için düzenli olarak eserlerimi basıp çerçeveliyordum ama arkadaşlarım her geldiğinde onları satın almak istiyorlardı. Ben de onları baskı maliyetine satıyordum. İşte bu şekilde eserlerimin benden daha fazla kişiye hitap ettiğini fark ettim. NFT'leri keşfettiğimde bu işe girmeye karar vermemi sağlayan da buydu.
NFT'ler bir içerik oluşturucu olarak size nasıl yardımcı oldu?
Bana yardımcı olduğunu söyleyemem, sadece emekliliğimi geliştirmemi ve özellikle de gerçek dostluk bağları kurduğum diğer sanatçılarla tanışmamı sağladı. Sadece bu son nokta bile benim gibi tüm amatör sanatçıları bu harika maceraya atılmaya teşvik ediyor.
NFT alanında yeni olan içerik oluşturuculara ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?
Onlara vereceğim ilk tavsiye sabırlı olmalarıdır. Bir gecede zengin olacaklarını düşünmemeliler. NFT'lerini tanıtmanın çok zaman alacağını bilmeliler, ancak bu şekilde hayatlarını daha iyi hale getirecek insanlarla tanışacaklar.
İkinci ipucu ise şudur: Başkalarının tavsiyelerini dinlemeyin. Sevdiğiniz şeyi yapın ve eğlenin.
NFT yolculuğunuzda şu ana kadar karşılaştığınız en büyük zorluk neydi?
Kripto para birimleri dünyasında gezinebilmenin yanı sıra en önemli zorluk, NFT'lerimi tanıtmak. Bu, genellikle eğlenceli olsa ve yeni insanlarla tanışmaya olanak sağlasa bile zaman alıyor.
NFT yolculuğunuzda şu ana kadar karşılaştığınız en büyük zorluk neydi?
Son profesyonel yıllarımda veritabanları ve tam olarak bunların kullanıcı arayüzlerini tasarladığımı belirtmeliyim. Bence NFT dünyası hala emekleme aşamasında. Henüz genel halkı ağırlamaya hazır değil. Bu yüzden mevcut platformların hala sanatçılardan çok ineklere uygun şemalarda kilitli kaldığını düşünüyorum. Önümüzdeki birkaç yıl içinde değişecek olan, bu evren hakkındaki tüm düşünce biçimi. Ancak daha önce de söylediğim gibi sabırlı olmalıyız.
